Adam bakmış, küçük oğlu Hz. İsa'nın resmi önünde dua
ediyor.
-Tanrım anneme, babama, büyükbabama uzun ömür ver.
Güle güle anneanne...
Bir anlam verememiş bu duaya... Ancak ertesi gün acı haber
gelmiş. Anneenne sizlere ömür...
Ertesi hafta adam bakmış çocuk yine duada:
-Tanrım anneme babama uzun ömür ver. Güle güle büyük-
baba... Ertesi gün büyükbaba vefat eder...
Bir hafta sonra adam bakmış küçük çocuk yine duada:
-Tanrım anneme uzun ömür ver. Güle güle baba...
Adam ertesi sabah bir hastaneye gidip yatmış. Tetkikler, tahlil-
ler, kalp elektrosu, röntgen çekimleri... Sapasağlam.
Bakmış karısı iki gözü iki çeşme ağlıyor.
-Ne oldu hanım.
-Bizim postacı, demiş hanım. Ne iyi adamdı. Bugün haber
aldım. Ölmüş!
Bagaj
Genç iş adamı uçağa binmek üzere havaalanına gelir ve
elindeki valizleri teslim eder.
Görevli; "Biletinizi alabilir miyim?"
Adam biletini verir ve ekler; "Biletimden göreceginiz gibi
New York'a gidiyorum. Ancak, verdiğim yeşil valizin
Londra'ya, mavi olanın da Paris'e gitmesini istiyorum."
Görevli şaşkınlıkla; "Özür dilerim, ancak bunu yapmam
mümkün değil."
Bunun üzerine genç adam; "Bunu duyduğuma çok sevindim.
Geçen sene yapmıştınız da!